Sanem

Sıklıkla karşılaşılan toplumsal rahatsızlıklardan biri olan boğaz ağrısı, en çok şikayet ettiğimiz konuların başında yer alıyor. Biraz da mevsime bağlı olarak gelişen boğaz ağrısını, çoğu zaman gelip geçici bir şey gibi düşünüyoruz. Bu nedenle yeteri kadar önem vermediğimiz bu rahatsızlık, günlük yaşamımızı ve sosyal hayatımızı etkileyebiliyor.


Önemsenmesi gereken boğaz ağrılarının nasıl oluştuğunu hiç düşündünüz mü?


Boğaz ağrısını oluşturan nedenler nelerdir? Boğaz ağrısı nasıl ortaya çıkar? Nasıl bir tedavi uygulanır? Boğaz ağrısına karşı önlem alınabilir mi? Tüm bu soruların cevaplarını, merak edenler için bir araya getirdik. İşte detaylar…


Boğaz ağrısının nedenleri nelerdir?
Boğaz ağrısının başlıca nedeni enfeksiyonlardır. Bademcik enfeksiyonu, beta enfeksiyonu gibi nadiren bakteriyel boğaz ağrısı görülürken, virüs kaynaklı enfeksiyonlarla ise çok sık karşılaşılmaktadır. Öte yandan enfeksiyon kaynaklı olmayan boğaz ağrıları da mevcuttur.

Ciddi hastalıkların belirtisi olabilir
Burun içi rahatsızlıktan kaynaklı burundan solunum yapılamadığı zaman veya ağızdan nefes alınması sebebiyle oluşan boğaz kuruluğu ya da sigara ve hava kirliliğinin neden olduğu boğaz tahrişinden dolayı da boğaz ağrıları görülebilir. Enfeksiyon kaynaklı olmayan boğaz ağrıları, reflü veya kanser gibi bazı ciddi hastalıkların belirtisi olarak da ortaya çıkabilir.



Boğaz ağrısı nasıl oluşur?
Kaslarla çevrili boğaz, bir şeyler yeyip içerken kasılır ve besinlerin aşağı inmesine yardımcı olur. Boğazın iç kısmı mukoza dokusuyla kaplıdır. Boğazda oluşan ağrı, kaşınma ve benzeri hisler mukoza dokusundan doğar. Mukozanın şişmesi, tahriş olması boğaz ağrısına ve rahatsızlıklarına neden olur.

BOĞAZ AĞRISI İÇİN NASIL BİR TEDAVİ UYGULANMALIDIR?
Boğaz ağrısı şikayetinin virüs veya mukoza tahrişinden kaynaklı olduğu düşünülüyorsa;


Sağlıklı beslenmeye dikkat edilmeli, su ve sıvı tüketimi artırılmalıdır. Ayrıca pastil veya gargara kullanımı da boğaz mukozasını rahatlatmak, enflamasyonla mücadele etmek ve ağrıyı azaltmak amacıyla kullanılan pratik desteklerdir. Hastalık etmeni olan virüslerle mücadele edebilmek için bağışıklık destekleyici ürünler, vitamin ve mineraller de kullanılabilir.


Kızamık, su çiçeği gibi virütik hastalıklarda, cilt döküntülerinin yanı sıra boğaz ağrısı da görülebilir.


Birkaç gün içerisinde geçmeyen ve ağır seyreden boğaz ağrısı söz konusu ise, muhakkak doktora danışılmalıdır. Bakteriyel enfeksiyonlarda uzun süren boğaz ağrısı ve şiddetli yutma güçlüğü yaşanmaktadır. Doktor tarafından yapılan muayene ve antibiyogram testi neticesinde bakteriyel olduğu düşünülen boğaz ağrıları tedavisi için, yukarıda belirtilen önerilere ilave olarak doktor tarafından antibiyotik kullanımını da önerilebilir.


Pastil boğazı rahatlatıyor
Pastil, boğaz mukozasına doğrudan etki ederek boğaz ağrısını dindirmek ve yutkunmayı kolaylaştırmak amacıyla hızlı ve etkili sonuçlar sağlayan ve pratik kullanımlı formlardır. Kullanıldığı andan itibaren tükürük bezlerini harekete geçirir, yutkunma zorluğunu ortadan kaldırarak kişiyi rahatlatır. Pastil, kolay tüketilebildiği için boğaz ağrılarında sıklıkla önerilen ve tercih edilen bir alternatiftir.

Pastiller farklı içeriklere ve aromalara sahiptirler. Pastilleri yetişkinler rahatça kullanabiliyorken, her pastil markasının içeriği veya büyüklüğü her yaştaki çocuğun kullanımına uygun olmayabiliyor. Özellikle çocukların boğazında kalma ihtimali olabileceği göz ardı edilmemeli, çocukların yaşına uygun olabilecek pastiller olup olmadığına dikkat edilmelidir. Şeker içermeyen pastiller diyabet hastalarının da kullanımına uygundur.


Kolostrum (ağız sütü) nedir?
Boğaz enfeksiyonlarının çabuk atlatılabilmesi için bağışıklığın güçlendirilmesi ve boğaz mukozasının korunması önemlidir. Son yıllarda Avrupa ülkelerinde, bu amaçla ağız sütü olarak bilinen kolostrum içerikli takviyelere ilgi artmıştır.
Kolostrum, memeli canlıların doğumdan sonraki birkaç gün veya hafta boyunca ürettikleri ilk süttür. Bağışıklığı güçlendiren antikorları, vitamin ve mineralleri içeren, protein miktarı normal süte oranla çok daha zengin olan ve bağırsak florasını oluşturan bu süt ile beslenen yeni doğanlar, enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı korunur. Zengin besin ögeleri içeriğiyle insan sağlığı açısından oldukça faydalı olduğu bilimsel çalışmalarla gösterilmiş olan inek kolostrumu, her yaştaki birey tarafından tüketilebilir.

alıntı